Deniz çıldırmışcasına saldırıyor sahile.
Elimde fotoğraf makinam bir avcı misali tuzağıma düşecek avımı bekliyorum heyecanla.
Koşarak geçen adam dalgalarla dansediyor adeta. Martıları seyretmeye doyamıyorum.
Kaptırıyorum kendimi. Köpükten yelelerden başlarını göremediğim
Arslan sürüsünün kıyıda yürüyüşünü kaçırmak istemiyorum.
Bir çift görünüyor uzakta. Gencecik ve elele, narin sülietleri güzel bir tablo gibi karşımda duruyor.
Pusuya yatarak biraz yaklaşmalarını bekliyorum. Tam çekiş mesafesi.
Aniden sarılıyorlar birbirlerine. Oh! Harika bir poz. Teşekkür ederim çocuklar, harikasınız.
Fakat sözlerimi tamamlamadan kocaman bir dalga örtüyor sevgilerini…
Hayat sürprizlerle dolu. Acısı ile tatlısı ile kenetlenmiş içiçe.
Marifet tatlı kefesini doldurabilmek olabildiğince.Yaşamı yaşanır kılabilmek.
Mutluluğun tarifini yaşadıklarımız içinden çıkarabilmek. İşte o zaman bizim mutluluğumuzu yakalarız.
İthal mutluluk terimleri arasında gerçek mutluluğu bulmak, iğne deliğinden urgan geçirmeye benzer…